07 Şubat'ta başlayan Soçi Kış Olimpiyatları 23 Şubat'ta sona erdi. Dünyanın en büyük spor organizasyonlarından birisini heyecan içinde izledik. Olimpiyat Milli Takımımız oyunlarda 6 sporcu ile yer aldı ve hiç madalya kazanamadı. Ülkemizi başarı ve özveriyle temsil eden tüm sporcularımıza çok teşekkürler...
Bildiğimiz gibi, olimpiyat oyunları bir ülkenin uluslararası düzeyde tanıtımı açısından çok etkilidir. Madalya için yarışan ünlü ve başarılı sporcular gençler ve çocuklar için birer kahraman oldukları gibi, ülkeleri için de tanıtım elçiliği yaparlar. Olimpiyat oyunlarında bayrağı dalgalanan, sporcuları yarışan ülkelerin uluslararası düzeyde saygınlığı ve bilinirliği yüksek olur...
Bu yıl Soçi'de gördük ki, Türkiye'de kış sporları diye bir şey yok. Ülkemizin coğrafi özellikleri gereği büyük bir kısmında kış sert ve karlı geçmektedir; doğu bölgelerimiz dağlıktır... Mevsimsel şartlar uygun olduğu halde gençlerimiz kış sporları yapmamaktadır. Zira, kış sporlarının gerektirdiği eğitim, altyapı sistemi ve tesisler ülkemizde yeterli sayıda yok. Sağlıklı ve çağdaş kuşaklar yetiştirmenin en önemli araçlarından birisi çocukları ve gençleri spora yönlendirmektir.
Türkiye; futbola dünyanın parasını yatırıp, karşılığında - birkaç istisna hariç - hiçbir basari elde edemediği bir kısır döngü içerisinde yıllarını boşuna harcıyor. Özel ilgileri nedeniyle futbola yatırım ve bağış yapan insanlarımızın ve şirketlerimizin, bu ilgilerini amatör spor dallarına yöneltmelerini sağlayacak teşvik sistemleri oluşturulmalı... Gerekli tesis ve altyapı sistemlerini kurarak, çocuklarımızı ve gençlerimizi çeşitli spor dallarıyla tanıştırmalıyız.
Türkiye; altyapı, yönetim anlayışı ve oyun kalitesi açısından dünya standartlarının çok altında kalan yerel futbol dünyası ile kendi kendini eğlendirirken, dünya insanları çok çeşitli spor dallarıyla gerek seyirci gerek sporcu olarak yakından ilgileniyor ve bu ilginin sağladığı sosyal ve ekonomik kazançların tadını çıkartıyor. Biz de çağdaş spor dünyasına uyalım ve bu güzelliğin renkli bir parçası olalım... Ülkemiz bunu hakediyor...
Bildiğimiz gibi, olimpiyat oyunları bir ülkenin uluslararası düzeyde tanıtımı açısından çok etkilidir. Madalya için yarışan ünlü ve başarılı sporcular gençler ve çocuklar için birer kahraman oldukları gibi, ülkeleri için de tanıtım elçiliği yaparlar. Olimpiyat oyunlarında bayrağı dalgalanan, sporcuları yarışan ülkelerin uluslararası düzeyde saygınlığı ve bilinirliği yüksek olur...
Bu yıl Soçi'de gördük ki, Türkiye'de kış sporları diye bir şey yok. Ülkemizin coğrafi özellikleri gereği büyük bir kısmında kış sert ve karlı geçmektedir; doğu bölgelerimiz dağlıktır... Mevsimsel şartlar uygun olduğu halde gençlerimiz kış sporları yapmamaktadır. Zira, kış sporlarının gerektirdiği eğitim, altyapı sistemi ve tesisler ülkemizde yeterli sayıda yok. Sağlıklı ve çağdaş kuşaklar yetiştirmenin en önemli araçlarından birisi çocukları ve gençleri spora yönlendirmektir.
Türkiye; futbola dünyanın parasını yatırıp, karşılığında - birkaç istisna hariç - hiçbir basari elde edemediği bir kısır döngü içerisinde yıllarını boşuna harcıyor. Özel ilgileri nedeniyle futbola yatırım ve bağış yapan insanlarımızın ve şirketlerimizin, bu ilgilerini amatör spor dallarına yöneltmelerini sağlayacak teşvik sistemleri oluşturulmalı... Gerekli tesis ve altyapı sistemlerini kurarak, çocuklarımızı ve gençlerimizi çeşitli spor dallarıyla tanıştırmalıyız.
Türkiye; altyapı, yönetim anlayışı ve oyun kalitesi açısından dünya standartlarının çok altında kalan yerel futbol dünyası ile kendi kendini eğlendirirken, dünya insanları çok çeşitli spor dallarıyla gerek seyirci gerek sporcu olarak yakından ilgileniyor ve bu ilginin sağladığı sosyal ve ekonomik kazançların tadını çıkartıyor. Biz de çağdaş spor dünyasına uyalım ve bu güzelliğin renkli bir parçası olalım... Ülkemiz bunu hakediyor...
Yayın Tarihi: 24 Şubat 2014
Yayın Ortamı: Beşiktaş Gelişim Grubu / Blogs
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder